KUZEY EKSPRES

Trabzon"da bin bir emekle hizmete kazandırılan et kombinasında bir yılda sadece 140 hayvan kesiminin yapıldığını açıklayan Veterinerler Odası Bölge Başkanı Erol Sayın, ‘100 milyonluk tesis boşuna mı yapıldı" sorusunu akıllara getirdi.

Ziraat Mühendisleri Odası Trabzon Şube Başkanı Cemil Pehlevan ve Veterinerler Odası Bölge Başkanı Erol Sayın, Trabzon Basını ile bir araya gelerek, kendi alanları ile ilgili Trabzon"da görmüş oldukları sorunları masaya yatırdılar.

KENDİ BAŞLARINA

Trabzon"da hayvancılık ve hayvan kesimi üzerinden değerlendirmelerde bulunan Veterinerler Odası Bölge Başkanı Erol Sayın"dan satır başları şöyle: Trabzon"a sağlıklı kesimhanelerde kesilen etler mi geliyor hep? Bizim kasabımız hiç et kesmiyor mu? Kesiyorsa hangi kesimhanede kesiyor? Hangi veteriner hekim muayene ediyor? Bu soruları kimse sormuyor. Sadece etin fiyatıyla ilgilendik. Eğer bilirseniz sofranıza et koymazsanız ama bilmezseniz yersiniz. Tüm paydaşların gayretleri ile Trabzon"a et kombinasını kazandırdık. 100 milyon değerindeki bir tesiste bir yılda kesilebilen hayvan sayısı 100 küçükbaş, 40 ithal büyükbaş kesimi yapıldı. 100 milyonluk yatırım orada duruyor, bizim kasaplarımız hala daha kendi başlarının çaresine bakmak zorunda bırakılıyor.”

JERSEY DESTEKLENMELİ

“Tereyağıyla, sütlacıyla, köftesiyle marka olmuş bir şehir. En güzel kesimhanenin bizde olması gerekmiyor mu? Yıl 2023 hala eksiklik devam ediyor. Sütlaç için süte ihtiyacımız var. Süt için Trabzon"un inek ırkı jersey. Trabzon"un Tonya ilçesinde yüzde 70 ahırlarda jersey vardı. Biz jerseyi koruyamadık. Jerseyi koruyamazsan tereyağını, sütlacını koruyamazsın. İngiltere"de jersey tereyağı lüks restoranlarda yer alır. Bir şeyin marka değeri rakipleriyle aynı fiyatta olmasıyla olmaz, farkla olur. Trabzon"da jersey varlığı artırılmalı ve korunmalı. Eskiden Trabzon"da 40 bin işletme vardı şimdi 28 bin işletme var. Yani hayvancılıkla uğraşan sayısı azaldı. Hayvancılıkta aile işletmeciliği devam etmeli ve desteklenmeli. Yem çuvalının fiyatı artıp, destekleme verilmezse o aile hayvanını kesime gönderir. Bu da üretimin önündeki en büyük engeldir.”

SOMON FESTİVALİNDE BİZ YOKUZ

“Şuan biz yurt dışından damızlık hayvan ithal ediyoruz. Tonya"da Ayşe Teyzenin bin euroya mal ediceği hayvanı biz yurt dışından 3 bin euroya alıyoruz. 2 tane daha 3 tane daha turist gelsin diye çırpınırken onlardan aldığımız dövizi Macaristan, Danimarka ineğine veriyoruz. Havanda su dövüyoruz. Geçenlerde Trabzon"da somon festivali yapıldı. Güzel bir şovdu. Avrupa Birliği ve diğer ülkeler sizden somonu alabilmesi için veteriner hekimin sağlık kontrolü olması şartı var. O gün tarım il müdürlüğündeki mesai arkadaşlarım akşama kadar sağlık kontrolü belgesi düzenlediler. Bu işin ihracatında veteriner hekimin rolü büyükken somon festivalinde veteriner hekimler odası yoktu.”

MÜMKÜN DEĞİL

“Son günlerde şap hastalığı ile ilgili çok şeyler söylendi. Sağlık bakanlığının bu personel rejimi ve bakış açısı ile hayvan hastalıklarıyla mücadele konusunda başarılı olması mümkün değil. Şarbon var. Daha geçen hafta Akçaabat"ta karantinaya aldık. Biz pazar kapansın diyoruz. Birisi çıkıp diyor ki hayır kurban var kapanmasın. Arsin"den arıyor, hayvanlar şap oldu diyor. 500 kilogramlık hayvan 200 kilograma düştü, diyor. Zamanında alınan tedbir ile her şey önlenir. Tarım bakanlığı 10 senedir ziraat mühendisi, veteriner hekim almıyor. Geçenlerde bir 200 kişi aldı. Buna Tarım Bakanlığı 200 kişi aldı denmez. Çünkü acilen 20 bin veteriner hekim lazım. 20 bin ziraat ve gıda mühendisi lazım. İşin özü şu perde arkasında kalıyoruz.”

FİSKOBİRLİK"TEN NEDEN VAZGEÇTİK

Ziraat Mühendisleri Odası Trabzon Şube Başkanı Cemil Pehlevan"dan satır başları ise şöyle: Kıyılar, devletin yüküm ve sorumluluğu altındadır. Bunu anayasa diyor. Yani vatandaş gidip işgal edemez. Verimli arazilerinde korunup kollanması gerekiyor yine anayasa gereği. Tarım arazilerinin korunması noktasında Trabzon"u değerlendirdiğimizde durum vahim. Biz Fiskobirlik"ten neden vazgeçtik. Çiftçinin altyapısı sağlam örgütü var. TMO fındığı bizden 48 TL"ye aldı. 68 TL"ye sattı. Bunun önüne geçmek için çiftçinin örgütü olan Fiskobirlik"in önünün açılmasıdır.”

VER TAPUYU AL PARAYI

“Garabet bir destekleme modeli var. Destekleme üreten verilir. Benim devletim 36 randıman fındığa destek veriyor. Ver tapuyu al parayı. Adam hiç fındıklığına gitmemiş ki. Bu sistemde verilen destekleme parası ile bir ilçe kalkındırılırdı ve Trabzon tarımda uçardı.

MAĞMAT BOĞAZI TOKİ"YE DEVREDİLDİ

“Trabzon Kireçhane"de tarım alanında yüzde 90"ı aşan yapılar var. Şikayet ettim fakat sonuç yok. Adamlar gidip kanun değiştirdi. Bu yapılan yapılar hiçbir mevzuata uymuyor. Ortahisar Belediyesi tahsis değişikliği ile Mağmat Boğazını aldı ve ‘Biz burada İpekyolu canlandırma projesi gerçekleştireceğiz" dediler. Şimdi de TOKİ"ye devrettiler. 438 dönüm yer. Maalesef işler böyle oluyor. Meralardaki yapılaşmalar külliyen yasak külliyen kaçak. Yayla yollarında izinsiz parke, asfalt çalışması gerçekleşiyor.”

YIKAMADIĞINA ELEKTRİK SU BAĞLA

“Yayla ve meralardaki yapılaşmalar için Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı diyor ki ‘Yapılar yıktırılmadığı sürece bu yapılara elektrik, su ve doğal gaz bağlanması gerekmektedir." Böyle bir saçmalık olabilir mi? Akçaabat Hıdırnebi Yaylasında herkesin elinde birer makbuz, işgaliye parası veriyor. O yapıların orada olması mümkün değil, sen o adamdan niye işgaliye parası alıyorsun? Adamlar kendilerine göre yol ve mekan yapıyorlar ne de olsa sorgu yok.”

ÇEVRE DÜZENİ PLANINA AYKIRI

“118 kilometrelik Trabzon sahilinin 98 kilometresi dolgu oldu. Aydınlanma direkleri dikildi. Tüm bunlar balık popülasyonuna olumsuz etki etti.  Dolguyla da kalınmadı. Şahıslar dolgu alanlarını sahiplendi. Erken kalkan deniz doldurur. Tarım toprakları denize döküldü. Petrol santralleri direkt sahilde ve denizi kirletmeye devam ediyorlar. Galanima deresinden yukarıya ne kadar pis imalat varsa orada. Buralar insanların yaşam alanları. Akçaabat"ta bir restoran kıyı kenar kanunu hiçe sayarak bungalov yaptı. Şikayet ettim yıkıldı. Şimdi yine yapıyor.  Adam inat etmiş doldurmaya ve yapı yapmaya devam ediyor. Mevzuata aykırı hareket eden kişi mahalleli tarafından şikayet edilince Belediye şikayet edilene değil şikayet edene tebligat gönderiyor. Böyle enteresan bir durum. Pek bu alanın imarda durumu ne? 1/ 100.000"lik Çevre Düzeni Planında korunması gereken alan gözüküyor.”

TARIM DAİRE BAŞKANLIĞI YOK

“Cenaze hizmetleri daire başkanlığı var ama tarımın bir daire başkanlığı yok. Trabzon Büyükşehir Belediyesine defalarca söyledim. Türkiye"de tarım daire başkanlığı olmayan birkaç il var. Biri Trabzon. Maalesef yetkililer bildiğini okuyor. Alınan hiçbir kararda meslek odalarının payı yok. Sonra mevzuata aykırı yerlerin açılışına davet ediyorlar. Niye geleyim? Bu şehrin sakini değil sahibi olmamız lazım. Trabzon"da turizmin kaymağını bir avuç insan yerken geride kalan binlerce insan ceremesini çekiyor. Bu sürdürülebilir bir durum değil.”

KAYNAK: https://www.kuzeyekspres.com.tr/100-milyonluk-tesis-bosuna-mi-yapildi

AKÇAABAT HABER

Ziraat Mühendisleri Odası Trabzon Şube Başkanı Cemil Pehlivan ve Trabzon Bölgesel Veteriner Hekimler Odası Başkanı Erol Sayın ve üyeler basın mensuplarıyla bir araya geldi.

Toplantıya, Ziraat Mühendisleri Odası Trabzon Şube Başkanı Cemil Pehlivan ve Trabzon Bölgesel Veteriner Hekimler Odası Başkanı Erol Sayın ve basın mensupları katıldı.  'Yazılı ve Görsel Basınla Danışmak; Farklı Bir Bakış Açısı İle Trabzon ve Tarımına Bakmak Değil Birlikte Görmek' adı altındaki toplantıda ilginç açıklamalarda bulunuldu.

Toplantıda konuşan Erol Sayın, Veteriner Hekimler Odası hakkında bilgi vererek sözlerine başladı. Trabzon'da ve Türkiye'de ziraat mühendisleri ve Veteriner Hekimlere yeteri kadar değer verilmediğini kaydeden Sayın, "Trabzon'da sağlıklı gıda diyoruz. Kurban Bayramında sağlıklı et tüketmek öncelikli olmalıydı. Esas hayvanın kaç kilo olduğu değil sağlıklı olup olmadığıdır. Kesilecek hayvanların veterinerler tarafından kontrol edilmesi lazım. Vakfıkebir"de ve Akçaabat'ta olmak üzere iki tane kesim alanı var. Koca Trabzon'un merkez ilçesi Ortahisar'da da kesimhane yok. Trabzon'un et kombinasına ihtiyacı vardı. Fındık bahçesinde, dere kenarında hayvanlar kesildi. Hiç kimde çıkıp da demedi ki kesimhane nerede? Bizim kasaplarımız hayvanlarını nerede kesiyor diye soran olmadı. Herkes yediği et ile ilgilendi. Geldiğimiz noktada Trabzon'a et kombinasına kazandırıldı. Bir yol önce şartlı onay aldı, iki ay önce de tam onay aldı. Bir senede kırk tane ithal büyükbaş ve yüz tane de küçükbaş kesimi yapıldı. Hala ilgili kurumlarla temasa geçilip Trabzon'daki kasapların etlerini keseceğim bir yer yapamadık” şeklinde konuştu.

Akçaabat"taki 100 Milyonluk Yatırım Boş Duruyor.

Trabzon Bölgesel Veteriner Hekimler Odası Başkanı Erol Sayın, Akçaabat"ta yapılan Et Kombinası"nın 100 Milyon liraya mal olduğunu ve boş durduğunu açıkladı. Erol Sayın “Geldiğimiz noktada Trabzon'a et kombinası kazandırıldı. Bir yıl önce şartlı onay aldı, iki ay önce de tam onay aldı. Bu sürede 40 tane ithal büyükbaş ve 100 tane de küçükbaş kesimi yapıldı. 100 milyon TL değerindeki tesiste kesilen hayvan sayısı bu. Hala bir çalışma yapılıp Trabzon"daki bütün kasapların hayvanlarını keseceği bir kesimhaneye çeviremedik. 100 milyonluk bir yatırım orada duruyor. Trabzon"da kasaplar hala kendi işlerini kendileri hallediyor. Trabzon gibi ismiyle, köftesiyle, sütlacıyla marka olmuş bir şehiriz. Akçaabat köftemiz var, Hamsiköy sütlacımız var. Bunlara sahipken en güzel kesimhaneye sahip olmamız gerekiyor. Bu bir eksiklik. Köftemiz varsa etimize, sütümüze sahip çıkmamız gerekiyor. İnsanların köftesini gönül rahatlığı ile yiyeceği bir kesimhane Akçaabat'ta olmasın mı?” diye konuştu.

Etiyle sütüyle marka olmuş bir şehirde kasaplarımız kendi işini kendi başına hallediyor. Akçaabat köftemiz var, sütlacımız var. Köftemiz varsa etimize üstümüze sahip çıkmamız gerekiyor. İnsanların köftesini gönül rahatlığı ile yiyeceği bir kesimhane Akçaabat'ta olmasın mı? Trabzon'un olmazsa olmazı hayvan ırkı Jersey. Hafif hayvan olduğu için bu bölgeye uyum sağlamış bir ırktır. Bu hayvanı nerede alalım derseniz Türkiye'de bu hayvan Trabzon'dan alınırdı. Tonya Jersey hayvan ırkını nerden alırız diye düşünüyor. Kendi hayvan ırkımızı koruyamadık. Bizim hayvan ırkımızın sütünün tereyağı sarı olur. Dışarıdan buraya gelen yağlar sarartılıyor. Yurt dışında Jersey ırkının marka değeri var. Jersey hayvan varlığını arttırmak lazım. Bu ırkı yaşatmak için çalıştay yaptık ama hiçbir şey olmadı. Kimse kapımızı çalmadı. Biz bunu oda Başkanı olarak iktidar partisine götürdük. Mevcut iktidarda kim varsa onun kapısını çaldık geri döndük." ifadelerini kullandı.

Kaynak: https://www.akcaabathaber.com/haberler/100-milyonluk-yatirim-bos-duruyor-19287h

GÜNEBAKIŞ

Ziraat Mühendisleri Odası Trabzon Şube Başkanı Cemil Pehlivan ve Trabzon Bölgesel Veteriner Hekimler Odası Başkanı Erol Sayın basınla bir araya geldi.

Kentteki bir otelde düzenlenen Yazılı ve Görsel Basına Danışmak; Farklı Bir Bakış Açısı İle Trabzon ve Tarımına Bakmak Değil Birlikte Görmek temalı toplantı geniş katılımla gerçekleştirildi.

Toplantıda konuşan Trabzon Bölgesel Veteriner Hekimler Odası Başkanı Erol Sayın, Trabzon'da ve Türkiye'de ziraat mühendisleri ve Veteriner Hekimlere yeteri kadar değer verilmediğini kaydetti.

Trabzon"da Akçaabat ve Vakfıkebir"de bulunan kesimhaneler haricinde şehir merkezinde kesimhane olmamasına vurgu yapan Başkan Sayın, Kurban Bayramı"nda vatandaşların dere kenarlarında kesim yaptıklarını söyleyerek,

"Trabzon'da sağlıklı gıda diyoruz. Kurban Bayramında sağlıklı et tüketmek öncelikli olmalıydı. Esas hayvanın kaç kilo olduğu değil sağlıklı olup olmadığıdır. Kesilecek hayvanların veterinerler tarafından kontrol edilmesi lazım. Vakfıkebir"de ve Akçaabat'ta olmak üzere iki tane kesim alanı var. Koca Trabzon'un merkez ilçesi Ortahisar'da da kesimhane yok. Fındık bahçesinde, dere kenarında hayvanlar kesildi. Hiç kimde çıkıp da demedi ki kesimhane nerede? Bizim kasaplarımız hayvanlarını nerede kesiyor diye soran olmadı. Herkes yediği et ile ilgilendi.” ifadelerini kullandı.

“TRABZON"UN ETİNE SÜTÜNE SAHİP ÇIKMASI LAZIM”

25 Nisan"da açılışı yapılan Et ve Süt Kurumu Trabzon Et Kombinası'nın şehirde yeteri kadar bilinir olmadığını kaydeden Başkan Sayın, kentteki kasapların hala hayvanlarını kendilerinin kestiğini belirterek,

“Geldiğimiz noktada Trabzon'a et kombinası kazandırıldı. Bir yıl önce şartlı onay aldı, iki ay önce de tam onay aldı. Bu sürede 40 tane ithal büyükbaş ve 100 tane de küçükbaş kesimi yapıldı. 100 milyon TL değerindeki tesiste kesilen hayvan sayısı bu. Hala bir çalışma yapılıp Trabzon"daki bütün kasapların hayvanlarını keseceği bir kesimhaneye çeviremedik. 100 milyonluk bir yatırım orada duruyor. Trabzon"da kasaplar hala kendi işlerini kendileri hallediyor. Trabzon gibi ismiyle, köftesiyle, sütlacıyla marka olmuş bir şehiriz. Akçaabat köftemiz var, Hamsiköy sütlacımız var. Bunlara sahipken en güzel kesimhaneye sahip olmamız gerekiyor. Bu bir eksiklik. Köftemiz varsa etimize, sütümüze sahip çıkmamız gerekiyor. İnsanların köftesini gönül rahatlığı ile yiyeceği bir kesimhane Akçaabat'ta olmasın mı?” diye konuştu.

Trabzon"da yaygın olan Jersey hayvan ırkına yeterli özenin gösterilmemesini eleştiren Başkan Erol Sayın, bu ırkın korunması için çalıştay düzenlediklerini ama çalıştaya kimsenin ilgi göstermediğini söyleyerek,

“Trabzon'un olmazsa olmazı hayvan ırkı Jersey. Hafif hayvan olduğu için bu bölgeye uyum sağlamış bir ırktır. Türkiye'de bu hayvanı nerede alalım derseniz Trabzon"dan alınırdı. Trabzon"da da Tonya bu ırkta önde geliyordu. Tonya şimdi Jersey hayvan ırkını nereden alırız diye düşünüyor. Kendi hayvan ırkımızı koruyamadık. Bizim hayvan ırkımızın sütünün tereyağı sarı olur. Dışarıdan buraya gelen yağlar sarartılıyor. Yurt dışında Jersey ırkının marka değeri var. Jersey hayvan varlığını arttırmak lazım. Bu ırkı yaşatmak için çalıştay yaptık ama hiçbir şey olmadı. Kimse ilgilenmedi.” ifadelerini kullandı.

ÜRETİCİLERE YETERLİ DESTEK VERİLMİYOR

Hayvan üreticilerine yeterli desteğin verilmesi gerektiğini kaydeden Başkan Sayın, "Eskiden Trabzon'da 40 bin hayvancılık işletme vardı şimdi 28 bin işletme var. Bu da hayvancılıkla uğraşan kişi sayısının azaldığı anlamına geliyor. İşletmeciliği bitirip hayvancılığı zarara uğratırsanız o insanlar hayvanını kesime gönderir. Bunun önüne geçmek lazım. Destekleme vermek lazım. Tarım kredi diye bir kurum var. Orada üreticiye piyasa fiyatı altında yem verirseniz onlar hayvanını satmaz. Bir hayvan 50 bin liradan başlıyor. Yurt dışından damızlık hayvan ithal ediyoruz. Tonya"da 1 Euro"ya mal olacak hayvanı yurt dışından 3 bin Euro veriyoruz. Turizmden kazandığımız dövizi hayvan alımında geri veriyoruz. Burada üretime dayalı destekler olması lazım." dedi.

SOMON FESTİVALİNDE NEDEN VETERİNER HEKİMLER YOKTU?

Somon festivalinde Veteriner Hekimler odasının bulunmamasına eleştiren Erol Sayın, "Geçenlerde Somon Festivali yapıldı. Güzel bir şovdu. Avrupa"nın sizden balık alması için veteriner hekim raporuna ihtiyaç var. Avrupa"nın bu ülkeden balık alabilmesi için veteriner hekimlerin inceleme yapıp onay vermesi lazım. Ama Somon festivalinde veteriner hekimler odası yoktu. Trabzon"dan sağlıksız bir balık gönderin bakalım bir daha Türkiye"den balık alacak ülke bulabilecek misiniz. Tarım Bakanlığı on senedir veteriner hekim almıyor, ziraat mühendisi almıyor. Alınan 100 kişi alım yapılmış demek değildir. Şu an bakanlığa ilk etapta 20 bin veteriner hekim alınması lazım.” ifadelerini kullandı.

TRABZON"DA ET SÜT KURUMU MAĞAZASI YOK

Trabzon"da et süt mağazası ismiyle açılan yerlerin Et ve Süt Kurumu mağazası olmadığını söyleyen Başkan Sayın, “Trabzon"a sağlıklı et tüketimi için bir kesimhane şart. Trabzon"a bir turist kafilesi gelse deseler ki meşhur köftenizin etleri nerede kesiliyor? Dışarıdan geliyor diyeceksiniz. İl dışındaki eti Trabzon marka yapmış diyecekler. Trabzon"da kesimhane yok, il dışından et geliyor deseniz marka değerimiz gidecek. Et ve Süt kurumunun dışarıdan kasaplara kesim yaptırması mümkün değil. Kendisi üreticiden hayvanı alır, keser ve kendi mağazalarında satar. Trabzon"da Et ve Süt Kurumunun mağazası yok. Trabzon'da et süt mağazası denilen yerler Tarım Bakanlığının mağazası değil, şahıs malı. Et Süt Kurumu bayilik vermediği için bu şekilde yanıltma yapılıyor.” diye konuştu.

“AKÇAABAT'TAKİ KESİMHANE CAN ÇEKİŞİYOR”

Trabzon"da kesimhane eksikliğine değinen Başkan Erol Sayın, “Trabzon'daki kaçak kesimi önleyecek radikal kararlar istiyoruz. Kasaplar yeni kombinaya yönlendirilmeli, oraya gidip hayvanını kesmeli, etini kendisi almalı. Trabzon Belediyesi"nin Trabzon'da küçük 2 kesimhanesi var. Akçaabat'ta bulunan kesimhane can çekişiyor. Hijyen açıcından, yenilik açısından kötü durumda. Kapanması lazım ama kapanıp da merdiven altı kesime ortam sağlamamak için direniyor. Trabzon"da Şalpazarı"nda bir kasaba gittiniz, nerede hayvanını kesiyorsun? Deseniz, uygun bir alanda kesim yapmıyorsa kesim için nereyi göstereceksiniz? Çaykara"daki kasap gelip Vakfıkebir"deki kesimhanede hayvanını kesip yeniden Çaykara"ya dönecek. Bu uygulanabilir bir şey mi?” açıklamasında bulundu.

KAYNAK: https://www.gunebakis.com.tr/haber/15651730/trabzonun-yeni-et-kombinasi-neden-tercih-edilmiyor#google_vignette